kalkiyorum ve evin icinde biraz dolaniyorum. soguk taslarda dikiliyorum bir sure. uyanmaliyim. bi sigara buluyorum ve ocaktan yakmayi akil edebilecek kadar saskinligimi atlatabildigimi farkediyorum. uyku. tek istedigim sey uyku. esyalarimi ust uste diziyorum ve bavuluma tikiyorum. annemin yanina uzaniyorum tekrar. alarmi kuruyorum. on dakika kadar daha uyuyabilirim. ama dondugum anlar izin vermiyor. sirtimi opuyor, sag omuzumdan omuriligime uzanayaziyor dudaklari, irkiliyorum. 'yuzune dokunmak istiyorum'. annem o an uyaniveriyor ve 'bavulunu hazirladin mi kizim' diye soruyor bana. 'hazirladim anne'. peki ben ne zaman hazir olacagim. ezan basliyor. ezan mazeret oluyor sabahin serinligi ve hava aydinlanmadan yola cikmanin tedirginligi ile ustume coken bu agirliga. yillar oncesi gordugum bir ruyayi hatirliyorum. ruya o kadar karanlik ki bir seyleri gorebiliyor olduguma sasiyorum. sesler cok canli. bir guruh toplanmis gulusuyor. kimse susmayacak sanki. kimse ne sussa, ne gulumsemese de bir sey olmayacak sanki. oradaki her insan, herkesi 'kendiymis' gibi hissediyor cunku. orada sadece bir 'ben' var ve kim oldugunu kimse dusunmuyor. sadece orada olmasi onemli olan. sadece orada oldugu hissedilen. bir insan gibi ama oldukca da kalabalik. varlik baska bir yerde degil. gozlerimi kapattigim an duracagim yer yine orasi. mutluluk baska benlere ulasmakla mi mumkun sadece. ama bazi insanlar kendilerini sadece ruyalarinda hatirliyorlar. uyaniyorlar ve iyi ve akilli gorunmek icin yapma gulumsemelerine ve sozlere geri donuyorlar. ne kadar yazik. amma da sehirli. ne istiyorlar hayattan. ne elde edeceklerini umuyorlar. oylesini ya da boylesini. ama hic kendisini degil. uykuda kacabileceklerini umuyorlar. ruyalarda bile unutacaklar ya kendilerini. mustehak olacak. o iste, geberttigi cocuklarini hayati boyunca aramaya mahkum olan kadin gibi arayacaklar bir bir katlettikleri benliklerini. ve yardim etmek icin birkac joker disinda kimse olmayacak yanlarinda. o jokerleri de harcayarak ulasacaklar dipsiz yalnizliklarina.
ben bir bahcede, ellerimi gobegimde birlestirmis, yine bulutlari izliyor olacagim. deniz bocekleri saclarima uzaniyor olacak. gokyuzunu izlemeyi ne cok sevdigimi biliyor olacagim. gunesi bile golge olmakla suclayacagim uzandigim diyarlara.
anahtarlari masaya birakip evden cikiyorum. sanki son kez yapiyormusum gibi. sanki daha once hic son kez yaptigimi sandigim zamanlari hatirlamazmisim gibi.